1. Hangi ülkeyi ve şehri seçmeliyim?
Almak istediğiniz eğitimde ülke seçimi en zor kararlardan biridir ve eğitiminiz için attığınız ilk adımdır. Gitmeyi planladığınız ülkenin yaşam standartlarını ve alacağınız eğitim için uygunluğunu LEDA Eğitim Danışmanlarıyla birlikte gözden geçirmelisiniz. En çok tercih edilen ülkeler ve şehirler üzerinde durarak, öğrencilerin niçin buraları daha çok tercih ettiklerini, ülkelerin ve şehirlerin artı eksi özelliklerini, yaşam koşullarını, ulaşım imkanlarını, iklimi gibi konuları gözden geçirmeli, beklentilerinize ve yaşam tarzınıza göre en mutlu olacağınız ülke ve şehri belirlemelisiniz.
Bu önemli noktalara dikkat ederken, kısa bir dönem için gidiyorsanız ülkenin (örn;İngiltere veya Malta) çok uzak olmamasına, uzun dönem eğitim almayı amaçlıyorsanız gideceğiniz ülkenin (örn; Kanada, Avustralya) yaşam şartlarının ekonomik olmasına dikkat etmeniz gerekir.
2. İyi bir İngilizce düzeyine sahip olabilmek için ne kadar süre kursa gitmem gerekir?
Dil bilgisinin gelişim hızı ve öğrenme süreci kişiye göre değişmektedir. Eğitiminiz süresince Türkçe’ den olabildiğince uzak kaldığınız ve derslerinizi takip ettiğiniz sürece normal koşullarda okulların sistemine göre 4-8 haftada bir kur atlayabilirsiniz. İyi bir çalışmayla, başlangıç düzeyinde iseniz 9-12 ay, orta düzeydeyseniz 6-7 ay da iyi bir seviyeye gelmeniz beklenir. İngilizce seviyenizi ve bütçenizi göz önüne alarak alacağınız eğitimin süresine danışmanınızla birlikte karar verebilirsiniz.
3. Dil seviyem nasıl ve neye göre belirlenecek?
Okullarda her düzey için kurslar bulunmaktadır. Okulun ilk günü gramer, dinleme, anlama, konuşma düzeyinizi saptamak amacıyla yapılacak olan yazılı ve sözlü sınav sonuçlarına göre seviyenize uygun bir sınıfa yerleştirilirsiniz.
4. Eğitime ne zaman başlayabilirim? Kursların belli başlangıç tarihleri var mıdır?
Okulların büyük çoğunluğunda kurslar her Pazartesi başlamaktadır. Bazı okullardaysa ayda bir veya iki başlangıç tarihi vardır. Akademik yıl ve akademik sömestre programlarının ise belirli başlangıç tarihleri bulunmaktadır. Okullara ve programlara göre başlangıç tarihlerini danışmanlarımızdan ve okulların broşürlerinden öğrenebilirsiniz.
5. Ne zaman kayıt yaptırmalıyım? Vize işlemleri ne kadar sürmektedir?
Dil okulu ve sertifika programlarında kurs başlangıç tarihinizden ortalama 4-6 hafta önce LEDA Yurtdışı Eğitim’ e başvurunuzu yapmanız, okul kayıt ve vize işlemlerinizin tamamlanması açısından yeterli bir süreçtir. Yaz döneminde hem vize başvurularının hem de okullara talebin yoğun olduğunu göz önüne alarak, min. 8 hafta önceden işlemlerinizi başlatmanızı tavsiye ederiz.
6. Eğitimim sonucunda bir belge alabilecek miyim?
Kurs sürenizin bitiminde, dil seviyenizi ve kursa ne kadar süre boyunca devam ettiğinizi gösteren sertifika verilir.
7. Kurslarda yaş sınırı var mı? Sınıf mevcudu nedir?
Her yaşa uygun kurslar vardır. Yaz döneminde 8-18 yaş arasındaki öğrencilere genelikle 2-8 hafta arası, her şey dahil programlar sunulur. 18 yaş üzerinde olan öğrenciler ise isteklerine göre kısa ve uzun dönemli eğitim programlarına katılabilir. Ayrıca tıp İngilizcesi, hukuk İngilizcesi, iş İngilizcesi ve İngilizce öğretmenlerine sunulan programlar için bazı özel katılım koşulları söz konusudur.
Sınıflarda öğrenci mevcudu okula, kursun niteliğine ve gidilen döneme göre değişir. Okulların broşürlerinde ve internet sayfalarında belirtilen sınıf mevcudu sayısının üzerine çıkılmaz. Sınıf mevcutları genellikle max. 12-15 kişiden oluşmaktadır.
8. Gideceğim okul ve şehirde çok sayıda Türk öğrenci olacak mı?
Özellikle yaz dönemlerinde gideceğiniz ülkeye göre değişmekle birlikte, Türk öğrenciler dahil pek çok ülkeden öğrenci akını söz konusudur. LEDA Eğitim danışmanlarından hangi okul ve şehirlerde yoğunluk olduğunu öğrenebilirsiniz.
9. Okulların sunduğu konaklama imkanları nasıldır, nerelerde kalabilirim?
Hemen her okulda aile yanı konaklama seçeneği olduğu gibi, pek çok okulda kampüs içinde veya kampüs dışında yurtlar da mevcuttur. Ayrıca hostel, otel, stüdyo daire gibi alternatiflerde öğrenciler tarafından tercih edilebilecek diğer konaklama seçenekleridir. Özel istekleriniz varsa (vejetaryen olmak, evde hayvan olup olmaması, alerjileriniz vs..) LEDA Yurtdışı Eğitim danışmanlarına belirtmeniz durumunda size en uygun konaklama seçeneği organize edilir.
10. Okul veya konaklamadan memnun değilsem ne yapmalıyım?
Öğrencilerin beklentileri, istekleri birbirinden farklı olduğu için zaman zaman en kaliteli okullardan bile memnun kalmama durumu söz konusu olabilir. Bu durumda bunu okuldaki görevlilere veya danışmanınıza en kısa sürede bildiriniz ve şikayetçi olduğunuz konuları ayrıntılı bir şekilde anlatınız. LEDA Eğitim yetkilileri ve okul tarafından sorununuz en kısa sürede çözülmeye çalışılacaktır. Konaklama konusunda sıkıntılar yaşıyorsanız başka konaklama alternatiflerine transfer olabilir, okul ve şehir konusunda sıkıntı yaşıyorsanız okulunuzun bir başka şubesine geçebilirsiniz.
11. Uçak bileti ve havaalanından karşılama gibi organizasyonları nasıl yapacağım?
LEDA Yurtdışı Eğitime kayıt yaptırırken öğrencinin talep etmesi durumunda uçak bileti rezervasyonu işlemleriniz eğitim danışmanlarımız tarafından yaptırılır. Öğrenci, vizesini aldıktan sonra biletini alır ve uçuş detaylarınız LEDA Eğitim tarafından okulunuza bildirilerek, havaalanı karşılamanız organize edilir. Okul görevlileri sizi havaalanından karşılayarak, kalacağınız yere kadar eşlik eder.
12. Vize başvurusu için ne gibi işlemler yapılıyor? Başvurumu kim yapacak?
LEDA Yurtdışı Eğitime kayıt aşamasında, öğrenciye vize için hazırlanması gereken belgelerin listesi verilir. Belgelerle ilgili anlaşılmayan noktalar varsa öğrenciye gerekli açıklamalar yapılır. LEDA Eğitim Kanada, İngiltere, Amerika, Avustralya, Malta, Yeni Zelanda için kendi öğrencilerinin vize dosyasının hazırlanmasında ücretsiz danışmanlık hizmeti vermekte ve vize işlemlerini takip etmektedir. Vize işlemlerinin sonuçlanma süresi ülkeden ülkeye değişmektedir. Vize evrakları ve vize konuları ile ilgili daha detaylı bilgileri LEDA Yurtdışı Eğitim Danışmanlarından alabilirsiniz.
13. Gittiğim ülkede öğrenci vizesiyle çalışma imkanım var mı?
İngiltere’ de 6 ay, Avustralya’ da ise 3 ayın üzerinde bir eğitimle öğrenci vizesi alanlara part-time çalışma izni verilmektedir.
Amerika ve Kanada’ da ilk yıl sadece kampüs içinde çalışmak yasaldır. 1 yılın sonunda kampus dışı çalışma izni başvurusu yapma hakkınız olur.
Malta’ da ise çalışma izni yoktur. Çalışarak eğitim almak ve masraflarınızın önemli bir kısmını bu yolla karşılamak niyetindeyseniz ülke seçiminde mutlaka bu kriterleri de göz önünde bulundurmalısınız.
14. Vizem bittiğinde bulunduğum ülkeden uzatma imkanım var mıdır?
Vize sürenizin bitiminden en az 2 ay önce İngiltere’ de Home Office, Amerika, Avustralya ve Kanada’ da Immigration Ofislerine başvurunuzu yapmanız yada posta ile göndermeniz gereklidir. Vize başvuru formlarınızı doldurmanız veya evraklarınızı posta ile göndermeniz gereken durumlarda okullar ve LEDA Eğitim Danışmanları size yardımcı olacaktır.
Fakat bazı vize türlerinde Türkiye’ den aldığınız vizenin çeşidine göre vizenizi uzatma imkanınız olmadığından Türkiye’ ye giriş yaparak tekrar vizeye başvurmanız gerekebilir.
15. Dil Eğitiminden sonra sertifika programlarına katılabilir veya üniversite eğitimi alabilir miyim?
Sertifika programları için okulların istediği İngilizce seviyesi genelde Upper-intermediate veya Advanced’ dir. Bu düzeylerde İngilizce bilgisi olan öğrencilerin sertifika programlarına başvuruları direkt olarak LEDA yurtdışı Eğitim tarafından yapılabilir. Ancak bu seviyelerde İngilizce bilgisine sahip olmayan öğrenciler, belirli bir süre dil okuluna ve sonrasında varsa aynı okuldaki sertifika programına ya da başka okullardaki sertifika programlarına kayıt olabilirler. Ayrıca öğrencinin eğer uzatılabilen bir vizesi varsa dil eğitiminin ardından, gittikleri ülkedeki programlara doğrudan kayıt yaptırabilirler.
Aynı koşullar üniversitelerde lisans ve master kayıtları için de geçerlidir. Fakat üniversite ve master başvurularında min. 6 IELTS veya min. 213 TOEFL puanı istenmektedir. Üniversite ve master başvuruları ve koşulları hakkında yurtdışına çıkmadan önce danışmanlarımızdan ayrıntılı bilgi almanızı öneririz.
16. Yurtdışında bulunan üniversitelerde lisans ve master eğitimleri için başvuru evrakları nelerdir?
• 4 yıllık lisans eğitimi başvuruları için lise, yüksek lisans başvuruları için üniversite diplomanızın veya çıkış belgenizin fotokopisi (aslının aynıdır mühürlü)
• Öğrenciyseniz; öğrenci belgeniz ve dönem sonunda mezun durumda olduğunuzu gösterir belge..
• Transcriptiniz (not dökümü)
• Ayrıntılı olarak hazırlanmış CV (Yüksek lisans başvuruları için)
• Amaçlarınızı ve neden böyle bir eğitim almak istediğinizi açıklayan Statement of Purpose yazısı ( LEDA Eğitimden örnekler alabilirsiniz )
• Varsa TOEFL veya IELTS skorlarınız
• Varsa GMAT veya GRE skorunuz (Yüksek lisans başvurularında, özellikle ABD ve Kanada için)
• Eğitiminiz süresince ki veya sosyal hayatta ki başarılarınızı gösteren belgelerin fotokopisi
• 2 adet sizi olumlu yönlerinizle anlatan referans mektubu
• Varsa iş deneyimleriniz veya staj belgeleriniz (şirketin antetli kağıdına, yüksek lisans başvuruları için)
Daha detaylı bilgi, başvuru tarihleri, yerleştirme sistemi ve diğer evraklar için LEDA Eğitim Danışmanlarından bilgi alabilirsiniz.
17. Gittiğim ülkedeki bankaları kullanabilir miyim?
Türkiye’ de sahip olduğunuz banka kartları (visa electron, maestro gibi) yurtdışında aynı amblemi gördüğünüz her ATM’ de kullanılabilmektedir. Ailenizin TL olarak yatırdığı miktarı, bulunduğunuz ülkenin para cinsinden çekebilirsiniz. Türkiye’ de şubesi olan bazı yabancı bankaları tercih etmeniz durumunda da aynı bankanın o ülkedeki ATM lerinden paranızı çekebilmektesiniz. Bazı bankalarda bankamatik kartının yurtdışında ki ATM lerle uyumlu olabilmesi için bu talebinizi bankanıza iletmeniz gerekebilir. Ayrıca kredi kartlarınız da dünyanın her yerinde geçerlidir.
Özellikle uzun dönem giden öğrenciler, gittikleri okulların da yönlendirme ve yardımlarıyla oradaki bankalardan hesap açtırabilirler. Bu konuda LEDA Yurtdışı Eğitim Danışmanları size yardımcı olmaktadır.
18. Askerliğimi hangi koşullarda tecil ettirebilirim?
Dil eğitimi için 1 yıl, lisans için okulların normal süresi kadar, master için 2 yıl, doktora için ise 3 yıl tecil hakkınız vardır.
19. Vize alabilir miyim?
Yurtdışı eğitimde karşılaşabileceğiniz en önemli engellerden biri vize engelidir. Bu engeli aşmak herkes için kolay olmayabilir. Herkes için kolay değildir, çünkü vize alınması şansa, hazırlanan evraklara, evrakların içeriğine, gerçek niyete ve daha burada sayılamayacak bir çok nedene bağlı olarak çok kolay veya çok zor, hatta imkansız olabilir. Eğitim, yaşam, ekonomik ve sosyal durumunuz vize görevlileri tarafından değerlendirilir. Türkiye’de ki hayat standardınızın yurtdışında eğitim almak için yeterli olduğunu düşünüyorsanız normal şartlarda vize almanız beklenir.
20. LEDA Yurtdışı Eğitime herhangi bir ücret ödeyecek miyim?
LEDA Eğitim yurtdışında eğitim almak isteyen öğrencilerle ilgili tüm okul kayıt ve kabul işlemlerini gerçekleştirmekte olup, vize danışmanlık hizmeti, istekleriniz doğrultusunda konaklama ayarlanması, talep edilmesi halinde havaalanı karşılama hizmeti, ekonomik uçak bileti temini gibi imkanları da ücretsiz olarak sunmaktadır. Sizin yapacağınız tek şey, hedef ve beklentilerinize uygun okula LEDA Eğitim çalışanlarının da yardımıyla karar vermek olacaktır. Ayrıca LEDA Eğitim çalışanları eğitiminiz süresince çıkabilecek her türlü problemde de sizinle iletişimi koparmadan sorunun en hızlı şekilde çözümü için yardımcı olmaktadır.
21. Burs Çeşitleri ve Yurtdışında burslu eğitimin şartları nelerdir?
Yurtdışında burslu eğitim için bilinmesi gereken ve yol gösterebilecek temel detayları aşağıda bulabilirsiniz.
Dil Okulları: Yurtdışı dil okullarında tam burslu olarak eğitim almak mümkün değildir. Dil okulları yabancı dil öğrenmek amacıyla burs talep eden adaylara bazı özel durumlarda (uzun dönem kayıtlar, sezonluk indirimler gibi) kısmi indirimler sunabilmektedir. Bu indirimler sadece eğitim ücreti üzerinden olup, konaklama, yaşam ve seyahat masrafları her şart altında kişinin kendisine aittir.
Üniversiteler: Yurtdışında lisans veya yüksek lisans eğitimi almak isteyen bir çok adayın en büyük hayali bir üniversiteden tam burs alabilmektir. Fakat bu hayali gerçekleştirebilmek her aday için mümkün olamamaktadır. Üniversitelerin burs seçenekleri ve aday öğrencilere burs verme şartları farklı kriterlere göre değişmektedir.
Tam ( Full – %100 ) Burs: Lisans veya yüksek lisans eğitimi için yurtdışında bulunan ilgili üniversiteye tam burs başvurusu yapılırken adayın üniversitenin tüm giriş şartlarını yerine getirmiş olması gerekir. Genellikle not ortalaması 4.0 lük sistemde 3,5 üzerinde olanlar, bölümde veya fakültelerinde dereceye girmiş olanlar ve TOEFL, IELTS gibi resmi İngilizce sınavlarından yeterli skorları almış adayların bu burs için başvurmaları daha uygundur. Amerika ve Kanada üniversitelerine yapılan tam burslu yüksek lisans (master) başvurularında yukarıda belirtilen şartlara ilave olarak başvurulan bölüme göre iyi bir GMAT veya GRE skoru da istenebilir.
Kısmi Burs: Bazı üniversiteler öğrenci adaylarına eğitim ücreti üzerinden kısmi burslar veya indirimler sağlamaktadır. Bu indirimler öğrencinin not ortalamasına ve akademik başarılarına göre değişiklik göstermekte olup, bazı durumlarda üniversitelerin anlaşmalı olarak çalıştığı acentalar üzerinden de verilebilmektedir. Örneğin İngiltere’ de yıllık eğitim ücreti 6.450 GBP olan bir yüksek öğretim kurumu, LEDA Yurtdışı Eğitim aracılığıyla yapılan başvurularda bu ücreti 4.450 GBP olarak uygulayabilmektedir.
Akademik Başarı Bursları: Eğitiminiz süresince üstün bir başarı sağlarsanız, bölümünüzde dereceye girip yüksek bir not ortalaması tutturursanız, üniversite bünyesinde sunulan akademik başarı burslarından faydalanmak amacıyla başvuru yapabilirsiniz. Bu burslar her üniversite de farklı başvuru şartlarına ve kontenjanlara tabidir.
Asistanlık (Assistantship): Özellikle yüksek lisans düzeyinde (master veya doktora) yurtdışı eğitim bursu arayan adayların en çok hayalini kurdukları burs çeşididir. Yurtdışında ilgili üniversite tarafından kabul edilen adaylar çoğunlukla eğitim ücretinden muaf tutulur ve buna ilaveten üniversitenin koşullarına göre belirli bir miktar maaş alabilirler. Asistanlık alabilmek için yapılması gereken üniversitenin ilgili bölümüyle veya bir öğretim görevlisi ile direk irtibata geçerek kendinizi, çalışmalarınızı, başarılarınızı, üniversiteye katabileceğiniz faydaları detaylı bir şekilde açıklamaktır. Asistanlık için yapılan başvurularda adayın kendisinin ilgili departman veya öğretim görevlisi ile iletişime geçmesi çok önemlidir. Aracılar kullanılarak yapılan işlemler genellikle ciddiye alınmaz.
Yaşam Giderleri: Yukarıda bahsedilen burslar veya indirimler sadece eğitim ücreti üzerinden olup, konaklama, yaşam ve seyahat masrafları her şart altında kişinin kendisine aittir. Eğer yurtdışında kendi yaşam giderlerinizi karşılayabilecek ekonomik yeterliliğiniz yoksa öncelikle Türkiye’den Milli Eğitim Bakanlığı, Yüksek Öğretim Kurumu, British Council, Fulbright gibi kurumlar aracılığıyla bir burs bularak (MEB bursları, YÖK bursları, Tübitak bursları vs. gibi) sonrasında yurtdışı eğitim imkanlarını araştırmanız en doğru seçenektir.
22. Yurtdışında çalışarak eğitim ve yaşam masraflarımı karşılayabilir miyim ?
Bir çok yurtdışı eğitim adayı yurtdışında çalışmak, para kazanmak ve kazandıkları ile hem eğitimini hem de yaşam giderlerini finanse etmek ister. Böyle bir durum imkansız değildir ancak her hangi bir kişi veya firma tarafından garanti edilebilir bir şey de değildir. Yurtdışına eğitim amaçlı gidip iyi işler bulup çok iyi paralar kazanan, hem eğitimlerini ve yaşam giderlerini finanse edip hem de Türkiye’de bulunan ailesine para gönderen adaylar da vardır, yurtdışına gidip sürekli iş arayan bulduğu hiç bir işte uzun süre çalışamayan veya beklediği işleri bir türlü bulamayan adaylarda vardır.
Şu noktanın bilinmesi gerekir ki Dünyanın her yerinde iş arama süreci aynıdır. Değişen tek şey işe yerleşmek için rekabet içerisinde olunan insan sayısıdır. Örneğin Türkiye’de bir işe başvurulduğunda o işe başvuran binlerce insan arasından seçilmek gerekiyorken, gelişmiş ülkelerde onlarca veya yüzlerce insan arasından biri olmak gerekir. İşsizlik oranları ve iş piyasalarının genişliğine paralel olarak rekabet edilen insan sayısı daha azdır. Yoksa gidilecek ülke neresi olursa olsun hiç kimse ‘sen bu güne kadar neredeydin, hadi gel işin hazır’ şeklinde karşılanmaz.
Türkiye’de olduğu gibi yurtdışında da her şey mümkündür ancak özellikle çalışma hayatında hiç bir şeyin garantisi yoktur. Örneğin yurtdışındasınız ve iş arıyorsunuz ne kadar maaş alacağınızı, haftada kaç saat çalışacağınızı, o işte kaç ay çalışacağınızı bilemezsiniz veya iş buldunuz; işverenin performansınızı ve yeteneklerinizi beğenip beğenmeyeceğinin veya sizi işten çıkarmayacağının garantisi yoktur.
En çok, gittiğim ülkede iş bulup sürekli orada kalabilir miyim? Nerelerde çalışabilirim? Nasıl iş bulacağım? gibi sorularla karşılarız. Nasıl işler bulabileceğinizi veya neleri başarabileceğinizi kişisel özellikleriniz belirler. Yetenekliyseniz, girişimci bir ruhunuz varsa, şanslıysanız, doğru zamanda doğru yerdeyseniz, önünüze çıkan fırsatları değerlendirirseniz hayal bile edemediğiniz noktalara gelebilirsiniz. Yada hiç bir şey yapamayıp boşa harcadığınız zamanlar için üzülebilirsiniz.
Yurtdışında çalışarak eğitim almayı hayal edenler için asıl önemli mesele ise vize meselesidir. Öncelikle vizenin mantığını ve Türkiye’nin neden vize uygulanan bir ülke olduğunu iyi anlamak gerekir. Ekonomik yetersizliklerden dolayı yurtdışında çalışarak eğitim almak gibi bir düşünceniz varsa özellikle gelişmiş ülkelerin ekonomik durumu iyi olmayan adaylara kolay kolay vize vermediğini bilmeniz gerekir. Bu ülkeler ekonomik durumu ne olursa olsun herkesi kabul etseydi zaten Türkiye’ye vize uygulamazlardı. Her ülkenin beklentisi kendi ülkesinde para harcayacak, döviz getirecek, ekonomilerine artı değer katacak insanların gelmesini sağlamaktır. Türkiye’nin zengin turist çekme ve gelen her turistin daha fazla para harcamasına yönelik çabalarını unutmayınız.
Hiç bir ülke yabancı bir insanın kendi ülkesinde çalışmasını, para kazanıp ülkenin kaynaklarıyla kendisini finanse etmesini istemez. Diğer ülkelerin sizden beklentisi Türkiye’de ki birikimlerinizle yaşam ve eğitim giderlerinizi finanse ederek, o ülkenin ekonomisine fayda sağlamanızdır. Yoksa hiç bir ülke yurtdışı eğitimi sosyal fayda çerçevesinde düşünüp gelsinler, burada çalışsınlar, çalıştıkça para kazansınlar, masraflarını karşılasınlar, kazandıkları ile okusunlar, çok kazanırlarsa bir kısmını ailelerine göndersinler, sonra isterlerse ailelerini de getirsinler gibi bir amaç içinde değildir. Böyle bir durum olsa ülkemizde işsizlik olmaz, milyonlarca insan bir üniversiteyi kazanabilmek için yıllarca çaba göstermez ve Türkiye’den milyonlarca insan eğitim görmek ve çalışmak için yurtdışına giderdi. Yapılan bir vize başvurunda vize görevlisi bu tarz veya benzer bir düşünceniz olduğunu hissettiğinde, ekonomik durumunuzu da yetersiz gördüğünde vize başvurunuz hemen ret olur ve hiç bir yere gidemezsiniz.
Yurtdışı eğitim masraflarınızı karşılayacak durumda değilseniz, sizin veya ailenizin yurtdışında eğitim için ayırabileceği birikimleri yoksa boş hayaller kurup gereksiz vakit harcamak yerine Türkiye’de neler yapabileceğinize odaklanın. Eğer belirli miktarda bir kaynağı yurtdışı eğitim için ayırabiliyorsanız ve aklınızın bir köşesinde de yurtdışında çalışmak var ise hedeflediğiniz ülkeye gittikten sonra neler yapabileceğinizi düşünün. Gitmeden önce benim işim hazır olsun, ne kadar çalışacağımı, ne kadar kazanacağımı bileyim tarzı boş hayaller ve yanlış düşünceler size sadece zaman kaybettirir. Bunların hepsi hazır olsa bile ileriye dönük olarak hiç bir şeyin garanti olamayacağını mutlaka bilin. Örneğin yurtdışında bir eğitim programına katılmaya karar verdiniz ve kayıt oldunuz, yurtdışında iş buldunuz veya bulundu, bir şekilde vizeyi de aldınız, haftada 35 saat çalışıp ayda 1500$ kazanacaksınız, gittiniz, bir hafta sonra işveren performansınızı beğenmedi ve işten çıkardı, ne olacak? Cebinizde bu zor günler için mutlaka para olmalı.
Sonuç olarak yurtdışında çalışmayı planlayan adaylar için doğru düşünce kalıbı şu olmalıdır; Öncelikle hangi ülkeye gitmek istediğinize karar verin, sonrasında ne üzerine ve ne kadar süre eğitim alacağınızı planlayın. Bu eğitimin yaşam giderleri ile birlikte toplam maliyetini hesaplayın ve bu maliyeti karşılayabileceğinizden emin olun. Sonrasında eğer gittiğiniz ülkede bir iş bulup çalışırsanız kazandığınız her kuruş sizin için artı bir kazanç olacaktır. Maliyetlerinizi de kazandığınız oranda düşürecektir.
23. Vize başvurumdan red aldım. Tekrar başvursam vize alır mıyım ? Nasıl vize alınır ?
Temelde her başvuru birbirinden bağımsızdır, dolayısıyla daha önce ret almış olsanız bile her başvurunuzda vize alma şansınız vardır. Vize alabilir miyim veya nasıl vize alınır gibi sorulara ise verilebilecek net bir cevap olmadığı gibi, vize almanızı sağlayacak özel bir formül de yoktur. Vize alabilmek için vizenin mantığını iyi anlamak gerekir. LEDA Yurtdışı Eğitim olarak yıllar içerisinde binlerce vize başvurusunun verdiği deneyimle hangi durumlarda ne gibi belgelerin hazırlanması gerektiği, vize mülakatlarında söylenmesi ve söylenmemesi gerekenleri, sorulan sorulara ne şekilde cevap verilmesi, vizenin mantığı, vize dosyasının mantıklı, ikna edici ve tutarlı olması gibi konularda tüm tecrübemizi sizinle paylaşıyor, vize alabilmeniz için elimizden geleni yapıyoruz.
Vize konusunda sürekli karşılaştığımız bazı soruları ve cevaplarını aşağıda bulabilirsiniz.
1-Tüm sorulara cevap verdim ancak vize alamadım?
Cevap: Özellikle mülakatla vize veren ülkelerde tüm sorulara cevap verebilmeniz son derece doğaldır, sorulan tüm sorular sizinle ilgilidir ve bunlara cevap verebilmeniz bir yetenek olmadığı gibi zor da değildir. Zor olan vize görevlisinin duymak istediği cevapları verebilmek ve bu cevapların ne olduğunu o anda düşünebilmektir. Eğer vizenin mantığını bilmiyorsanız, vize görevlisinin haftada yüzlerce görüşme yaptığını ve sayısız belge incelediğini dolayısıyla geliştirdiğiniz ufak taktikleri anlamayacağını umuyorsanız, hangi sorulara ne şekilde cevap vermeniz gerektiğinin farkında değilseniz, verdiğiniz her cevaba vize görevlisinin inanacağını düşünüyorsanız mülakat sonucunda vize alamazsanız çok da şaşırmamanız gerekir. Unutmayın siz mülakata girdiğinizde vize görevlisi sizin hakkınızda hiç bir şey bilmez. Mülakat sonunda eğer ret alırsanız anlattığınız bilgilerin ve sorulan sorulara verdiğiniz cevapların sonucunda ret almışsınızdır. Bu da bir yerlerde yanlış yaptığınız sonucunu ortaya çıkarır. LEDA Yurtdışı Eğitim olarak mülakatlarda karşılaşacağınız sorular ve bu sorulara ne şekilde cevap vermeniz gerektiği konusunda sizi bilgilendiriyor, davranış ve mülakatta dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında tavsiyelerde bulunuyoruz. Unutmayın siz kendi deneyimleriniz ve çevrenizden duyduğunuz bir kaç vize başvurusundan sonuçlar çıkarmaya çalışırken biz elimizden geçen binlerce başvurunun sonuçlarını değerlendirerek tavsiyelerde bulunuyoruz.
2- Ne kadar para göstermeliyim?
Cevap: Vizeden daha önce ret almış ve tekrar aynı şoku yaşamak istemeyen adayların özel formül arayışının sonucu olarak sıklıkla sorduğu bu sorunun kesin bir cevabı yoktur. Bu sorunun net bir cevabı olsa herkes o parayı gösterir ve vizeyi alırdı. 500 bin dolar gösterip vize alamayan aday da vardır, hiç para göstermeyip vize alan aday da vardır. Her adayın durumu farklıdır, dolayısıyla herkes için geçerli olabilecek sabit bir parasal miktar yoktur. Vize görevlisi sizin ekonomik, sosyal, kültürel hayat standardınızı anlamaya çalışır, yüksek bir hayat standardı çoğu zaman sadece para göstererek ispatlanamaz. Ayrıca gösterdiğiniz her para vize görevlisi tarafından size ait bir para olarak düşünülmeyebilir. Bu konularda nasıl bir yol izlemeniz gerektiğine, göstereceğiniz paraların ne şekilde ve hesap hareketlerinin nasıl olması gerektiğine ilişkin ipuçları vererek en doğru başvuruyu yapmanıza yardımcı oluyoruz. Böylece banka hesabımda 200 bin TL para gösterdim vize vermediler diye ofisimize uğrayan ancak belgelerini incelediğimizde vize alsan daha büyük bir sürpriz olurdu dediğimiz adaylardan biri olmazsınız. Gerçekçi bir dosyaya sahip olmadan ve mantıklı bir başvuruya hazır olmadan “ne kadar para” sorusuna cevap aramak sadece zaman kaybına sebep olur. Ayrıca bu soruya cevap aramak vizenin mantığı ve doğru bir başvuru yapabilmek konusunda adayın en ufak bir bilgiye sahip olmadığının en somut göstergesidir.
3- Nasıl vize alırım?
Cevap: Öncelikle vizenin mantığını anlamanız gerekir, sonrasında dosyanızın tutarlı ve vize görevlisinin görmek istediği şekilde hazırlanmış olması önemlidir, eğer mülakat varsa hangi sorularla karşılaştığınızda hangi cevapları vermeniz gerektiğinin farkında olmalısınız. Özellikle bir kez ret almış adayların sonraki başvurularında basit kurnazlıklar ve hemen ret almalarını sağlayacak uyanıklıklar yapmaya çalıştıklarını görüyoruz. Örneğin sağdan soldan para toplayıp banka hesabı diye gösteren bir çok adayın ofisimize ‘yine ret aldım profesyonel birilerine danışayım diye düşündüm’ diye geldiğinde yaşadığı şaşkınlığı bizler de hayretle görüyoruz. Dosyasına baktığımızda vize almasının mucize olacağını gördüğümüz bu adaylar kendi çaplarında yaptıkları kurnazlıkların vize görevlisi tarafından ciddiye alınmamasını anlamakta zorlanıyorlar. Yeni mezun birinin “yurtdışından dönüşünde şirketimizde çalışacaktır yazısı almaya çalıştığını”, Türkiye’ye geri döneceğimi nasıl ispatlayabilirim sorusunun cevabını somut olarak bulmaya çalışan adayları, hiç bir iş deneyimi olmayan adayların hesaplarına yüklü miktarlarda paralar yatırmaya çalıştığını, ‘bankada tanıdığımız var, ne kadar para lazımsa gösterebilirim’ diyerek bu şekilde vize almaya çalışanları ve daha burada belirtilemeyecek bir çok basit uyanıklıklarla binlerce vize başvurusunu değerlendiren ve yine binlerce kişiyle görüşme yapan vize görevlilerini ikna edebileceklerini düşünenlerle sürekli karşılaşıyoruz. Unutmayın, vize görevlisi sizin yapmaya çalıştıklarınızın çoğu zaman farkındadır, sizde aynı işi haftalarca aylarca yapsanız daha ilk cümlelerde karşınızdaki insanın niyetini anlarsınız. Vize almak zor değildir ancak amatörce yapılmış bir başvurudan ret alırsanız sonrasında yine amatörce ve kulaktan dolma bilgilerle vize almak tahmin ettiğiniz kadar kolay değildir.
4- Beni şirket gönderecek? Şirket üzerinden gitsem vize alır mıyım?
Cevap: Ret alanların çaresizliklerinin geldiği son noktalardan biri de kendi tabirleriyle ‘şirket üzerinden gitme’ formülüdür. Bir kaç tane personeli olan basit bir şirketi kendine sponsor yaparak vize alabileceğini uman, 1000 TL si olan herkesin rahatlıkla kurabileceği bir şirket kurup, şirket sahibi olarak vize alabileceğini düşünen, Türkiye’de sayısız İngilizce bilen insan varken şirket beni İngilizce öğrenmem için yurtdışına gönderecek deyip, vize görevlisinin de buna inanacağını sanan bir çok kişi ile karşılaşıyoruz. Bu durumların geçerli olduğu başvurular da tabi ki olur ancak unutmayın her belge, her durum, her evrak herkesin işine yaramaz, bir adayın vize almasını sağlayan evrak başka bir adayın hemen ret almasını sağlayabilir. Hangi belgeleri hazırlamanız gerektiğini, mevcut durumunuza göre neyin doğru olduğunu size detaylı bir şekilde anlatıyoruz. Vizenin mantığını anlayan bir çok aday bize ilk geldiklerinde düşündüklerinin aslında ne kadar mantıksız olduğunu görüyorlar, ne yapmaları gerektiğini anlıyorlar.
24. Yurtdışında çalışma izni veren ülkeler hangileridir?
Yurtdışında eğitim görmek isteyen adayların önemli bir kısmı eğitimleri süresince veya sonrasında çalışmak istemektedir. Gelişmiş ülkelerde iş bulmak zor değildir ancak gider gitmez her şeyinizin hazır olmasını hayal etmeniz de gerçekçi değildir. Belli bir zorlanma dönemi olacağını mutlaka göz önünde bulundurunuz. Alışmak, dil pratiği kazanmak, çevreyi tanımak, yasaları ve kuralları anlamak zaman alacaktır ve bu zaman her aday için farklıdır.
Yurtdışında çalışmak için yapmanız gerekenler
1- Öncelikle yapmanız gereken çalışmak istediğiniz ülkenin dilini iyi seviyede öğrenmektir. Eğer başlangıç olarak büyük beklentileriniz yok ise basit ve temel işlere bile razı olacaksanız, orta düzeyde bile olsa dil bilmeniz beklenir.
2- Yurtdışında eğitim görürken çalışmak isteyen adayların kendi işlerini bulma konusunda tereddütleri varsa “iş bulma servisi sunan” okulları tercih etmesi faydalarına olacaktır. Bu tarz hizmet sunan okullar adaylara kesin iş bulmayı garanti etmez ancak yol göstericilik anlamında faydalı olabilir.
3- Yurtdışında çalışma izni konusu öncelikli düşünülecek bir konu değildir… Bugünün dünyasında yabancıların çalışmadığı neredeyse hiç bir ülke yoktur. Çalışma izninin olmaması hiç bir zaman alınamayacağı anlamına gelmediği gibi bu izne sahip olup iş bulamayan, izne sahip olmayıp çalışan veya izne ihtiyaç duymayan veya işe başladıktan sonra çalışma izni alan binlerce, milyonlarca insan vardır.
4- Unutmayın bir ülkeden çalışma izni alabilmek için öncelikli olarak o ülkede olmanız sonrasında ise bir iş bulmuş olmanız gerekir. En basit örneği ülkemize gelen profesyonel futbolculardır. Öncelikle Türkiye’de bir takıma transfer olurlar, yani iş bulurlar, sonra Türkiye’ye gelirler ve çalışma iznine başvururlar. Tüm ülkelerde de durum bu şekildedir.
5- Yıllardır yurtdışına öğrenci gönderen bir firma olarak gözlemlerimiz, iş bulma konusunun gidilen ülkeden veya çalışma izni verip vermemesinden ziyade adayların yetenekleri ve çabalarıyla alakalı olduğunu göstermiştir. Doğrudan çalışma izni veren ülkelere gidip, çalışamayan adaylar olduğu gibi.. çalışma izni olmayan ülkelere gidip 5-10 yıl içerisinde milyon dolarlık işletmelere sahip olan öğrencilerimizde olmuştur. Bu planların hiç birisi de aday gitmeden önce yapılmamıştır.
Sonuç olarak; adayın yetenekleri, kişiliği, doğru zamanda doğru yerde olması en önemlisi de girişkenliği ve şartları zorlama konusunda ki ısrarı belirleyici faktördür.
Ülkelere göre çalışma izinleri (work permit)
İngiltere: Dil okulu öğrencilerinin çalışma izinleri yasal olarak yoktur. Üniversite öğrencilerinin ise part time çalışma izni bulunur. Türkiye’de en çok tercih edilen seçenektir. Basit, temel öğrenci işleri dediğimiz alanlarda çalışmak (komilik, garsonluk, temizlik vb. hizmet sektörü) kolaydır ve iş bulan adaylar için çalışma izni almak zor değildir. Unutmayın iş bulduysanız ve çalışma iznine başvuruyorsanız devlet sizi kayıt altına alacak demektir. Bu da vergi ödemeniz ve sosyal güvenlik priminizin yatırılması anlamına gelir ki, hiç bir devlet kendi ülkesinde bulunan, iş bulmuş ve çalışmaya hazır bir adayı kolay kolay kayıt dışılığa itmez.
Amerika (ABD): Öğrenci vizesi (F-1) sahipleri kampüs içerisinde çalışma iznine sahiptir. 9 ay mesleki eğitim alan adaylara OPT (optinal practical training) hakkı verilir. Fırsatlar ülkesidir. Hiç bir şey yapamayıp pişman da olabilirsiniz, inanılmaz noktalara da gelebilirsiniz. Hemen hemen tüm üniversitelerin kariyer servisleri bulunur ve yol göstericilerdir. İş bulan bir aday için çalışma izni almak uğraştırıcıdır fakat zor değildir.
Kanada: Öğrenci vizesi ile üniversite eğitimi alan adayların part time çalışma izni vardır. Dil okuluna devam eden adayların çalışma izni yoktur. Dil eğitimi almayı planlayan ve kendi işini bulamayacağını düşünen adayların co-op programı sunan okulları tercih etmesi veya üniversite/college bünyesinde İngilizce eğitimi alması, ilgili okulların kariyer servislerini kullanmak açısından faydalarına olabilir.
Avustralya: Öğrenci vizesi ile giden tüm adayların çalışma izni vardır. İş gücü açığının en yoğun yaşandığı ülkelerden biri olmasına ve iş bulma konusunda bir çok okulumuz hizmetler sunmasına rağmen iş bulamayan, çalışamayan adaylar vardır. Tekrar başa dönecek olursak, çalışmak, iş bulmak doğrudan “çalışma izni” ile alakalı bir konu değil, aday ile alakalıdır.
Malta: Öğrencilerin çalışma izni yoktur. Turizm adası olması dolayısıyla iş gücü açığı yoğun olarak yaşanmakta olup, iş bulan ve sonrasında (eğer ihtiyaç duyuyorsa) çalışma izni alan bir çok aday vardır. En ekonomik seçenektir.
İrlanda: Öğrenci vizesi ile giden adayların çalışma izni vardır. Çalışma iznini avantaj olarak düşünüp iş aramayı ve bulmayı beceremeyen adaylar için zor bir adadır. İş bulamayan bir çok aday olduğu gibi gittiği hafta çalışmaya başlayan bir çok aday da vardır.
Yeni Zelanda: Öğrenci vizesi olan ve IELTS 5.0 skoru sahibi öğrencilerin part time çalışma izni vardır. Hemen her alanda iş gücü açığının yoğun olarak hissedildiği bir ülkedir.